Derler ki; “St. Petersburg; doğanın üç temel unsuru olan su, taş ve gökyüzünün kusursuz uyumunu göstermek için yaratılan bir sanat eseridir. Rusya tarihinin mihenk taşı St. Petersburg, Rus Çarı 1. Petro’nun Venedik ve Paris karışımı bir şehir yaratma aşkıyla doğan, Çarlık Dönemi’nin göz bebeği. İhtişam kelimesini anlamlı kılan kiliseleri, tiyatro salonları, opera binaları, sarayları ve geniş caddeleriyle bir kültür şehridir. St. Petersburg’un her noktasından sanat ve tarih fışkırmaktadır.
St. Petersburg nasıl bir şehirdir?
Nevsky Prospect caddesini süsleyen tarihi binalardan Dökülen Kan Kilisesi’ne; Kazan Katedrali’nden Aziz Isaac Meydanı’na; Hermitage Müzesi ve Rusya Müzesi’nden Yusupov Sarayı’na kadar her eser Rusya’nın gücünü kanıtlıyor. Gerçek Rusya’nın görüntüsünü burda bulmak mümkün. Şehri çepeçevre kuşatan Neva nehrinde yapılabilecek tekne turu St.Petersburg’da hoşça vakit geçirmek için atılabilecek ilk adım olabilir.
Mevsimlerden yaz olmasına karşın hayli serin bir zamanda gittim St.Petersburg’a. Çok düzenli ve temiz bir şehir. Kanallarla, köprülerle birbirine bağlanan caddeler ve bölgeler dikkat çekiyor. Aslında Venedik’i akla getirse de geniş, ferah bir şehir olduğu için kolay öğreniliyor, kaybolmaya imkan yok yani. Şehri oturduğunuz yerden izlemek için Neva nehri üzerinde yapılan tekne turlarından birine katılmanız yeterli. Tüm sarayların, müzelerin ve önemli sanat eserlerinin kanallar çevresinde toplandığı düşünülünce kanal turu toplu halde merakınızı gidermeye yetiyor. Ama yine de siz şehri yürüyerek de dolaşın. Çünkü geniş caddeleri ve köprüleri ile öğrenmesi kolay gezmesi keyifli bir şehir bulacaksınız.
St. Petersburg gezi haritası
Şehrin kalbi Nevsky caddesidir. Ünlü mağazaların, kafe ve restoranların yoğunlukta bulunduğu cadde sıkılmadan gezilebilir. Gezerken insanın ilk önce dikkatini çeken, Avrupa şehirlerindeki dış mekanlı kafelerin, burada çok az olması. Binaların bodrum katlarına açılmış olan kafeler ve restoranlar çoğunlukta. Dışarıyı izleyemeseniz de iç mekanlar çok güzel dekore edilmiş, sıkılmadan keyifle kahvenizi içebiliyorsunuz. Sanırım soğuk bir memleket olmasının sonucu bu durum. Bundan başka, gezerken dikkati çeken ikinci şey de mağazaların vitrinlerinin ve gösterişli tabelalarının olmaması. Bazı dükkanlarda ne iş yapıldığını öğrenmek için Kiril alfabesini bilmiyorsanız dükkana girmeniz gerek. Şehirde genel olarak tabelalar da dahil Kiril alfabesi hakim. Turistik bir şehir olmasına rağmen tabelaların İngilizce olmaması insanı zora soksa da insanlar çok sıcak ve yardımsever.
St. Petersburg’a beyaz geceler diye bilinen dönemde yani Mayıs-Temmuz ayları arasında gidilebilir; zira bu zamanda havanın tam olarak kararmaması ve yapılan sokak etkinlikleri şehri daha hareketli kılıyor. Ayrıca yıl boyu belirli tarihlerde yapılan 10’dan fazla festival şehri eğlenceye doyuruyor. Hermitage Müzesi, Aziz Isaak Katedrali, Kazan Katedrali, Kan Dökülen Kilise, PeterPaul Kalesi, Peterhof Sarayı, Aurora Kruvazörü, Çarlık Sarayı, Saray Meydanı, Dostoyevski Müzesi görülmesi gereken başlıca yerler arasında. Peterhof Sarayı dışındaki tüm yerler şehir içinde olduğundan yürüyerek de gezebileceğiniz yerler.
St. Petersburg ta ne yiyebilirsiniz?
Ne yiyebileceğinize gelince o mesele biraz karışık. Zira çorba severseniz Ruslar bu konuda gerçekten usta. Lahanalı balık çorbası, krepler ve turşu Rus mutfağının olmazsa olmazları. Suşinin de çok sevildiği bir memleket olması nedeniyle suşi barlar yaygın. Bunların dışında her türlü fast-food yiyeceklere ulaşmak kolay. St.Petersburg’da Singer Kafe ve Katyuşa Restorant deneyip beğendiğim mekanlar oldu. Özellikle Katyuşa Restorant’da yediğin Kiev usulü tavuk inanılmazdı.
Kendi kadar tartışmasız bir güzelliğe ve zarafete sahip olan Rus bayanlar her yerde olunca insan bir an kıskançlık duymuyor değil. Zira güzel oldukları kadar bakımlı olduklarını da itiraf etmeliyim. Milano’daki gibi Dünya modasını sokaklarda göremeseniz de gördükleriniz göz dolduruyor ve erkeklere hak vermeden edemiyorsunuz. Rus kültürü ve yaşantısı konusuna ilginiz varsa, demir perde ülkesi kapitalizme geçerse neler değişir merak ediyorsanız St. Petersburg’u görmenizi şiddetle tavsiye ederim.
Pink Women’s’ta kalın…