Kışlıkları kaldırmanın zamanı geldi. Bahar kapımızı çaldı artık. Her taraf rengarenk, ağaçlar, çiçekler tomurcuklandı. Artık mevsim bahar, doğa uyanmaya başladı. Sizde artık uyanın! Baharı gri betonlar arasında değil, yeşillikler ve maviliklerle bütünleşen doğa ile karşılayın.
Uzun tatillerinizi yaza saklamanız kadar güzel bir şey yoktur elbette. Ama haftanın stresinden kaçmak, İstanbul’un keşmekeş trafiğinden uzaklaşıp ailenizle, arkadaşlarınızla birlikte güzel bir hafta sonu kaçamağı yapmanız kadar güzel bir şey olamayacaktır. İsterseniz güzide yerlerin otellerinde konaklayın, isterseniz de kamp kurarak doğa ile bütünleşin. Ama baharın bu güzelliklerini doyasıya yaşamak için, stresten uzaklaşıp kafanızı toplamak için, size yakın güzel yerleri keşfetmenin, iyi bir hafta sonu tatili geçirmenin zamanı geldi.
Pink Women’s ailesi olarak, İstanbul’a yakın, doğa ile bütünleşeceğiniz yerleri sizler için derledik. Umarız, bu hafta sonunuzu güzel bir şekilde, dinlenerek geçirirsiniz.
Ağva
İstanbul’a 1-2 saatlik uzaklıkta, doğanın eşsiz güzelliklerini sunan bir yer. Göksu ve Yeşilçay derelerinin arasına kurulan Ağva’da istediğiniz gibi bir hafta sonu tatili geçirebilirsiniz. Sabahın erken saatlerinde gidip, kahvaltısını orada yapmak isteyenler için; havanın iştah açıcı özelliği ile birlikte, gözlerinizin bayram edeceği köy kahvaltılarını deneyebilirsiniz. Yada “yok ben tokum, eğlenmek istiyorum” diyenlerdenseniz, kano ve tekne turları ile güzel bir deneyim yaşayabilirsiniz. Denize girerken dikkat edin, Göksu’nun Karadeniz’e açılan kısmındasınız.
Şile
Hafta sonu tatilcilerinin ilk aklına geldiği yerdir Şile. Baharda henüz sahilleri dolmamışken, kafa dinleyeceğiniz, sabah, öğlen, akşam hasret kaldığınız taze deniz ürünlerini yiyebileceğiniz bir yer. Ayrıca sadece yatmaya gideceğiniz yerlerden değildir. Burada bacaklarınıza güvenin. Çünkü Onbir Göller Vadisi’ndeki Hacıllı Şelaleleri’nde kayadan kayaya atlayacak, sıkı bir yürüyüşle Gürlek Mağarası’na varacaksınız. Güzel bir deneyim sizi bekliyor.
Kandıra
Kocaeli’nin sanayileşmesinin etkilemediği yerdir Kandıra. İstanbul’a bir buçuk saatlik uzaklıkta. İstanbul’un keşmekeşinden uzaklaşmak için güzel bir yer. Çünkü burada telaşa yer yok. Zamanın yavaş aktığı yerdir. Öncelikle meşhur kandıra yoğurdunu yiyip, sonra sahilleriyle ünlü, Cebeci, Bağırganlı, Kefken, Kumcağız veya Kerpe’ye uzanın. Şirin balıkçı tekneleri, mangalda balık keyfi ve bol oksijen buralarda sizi bekliyor.
Polonezköy
Anadolu Yakası’nda Beykoz’un kalbinde yer alan bir mekan. Baharda adeta renk cümbüşüne dönüyor. Yeşilliğin arasında akan derenin hışıltısı, sizi çok derinlere götürecek. Kahvaltı mekanları ile ünlü bir yer.
Rumeli Kavağı – Rumeli Feneri
Burası ilk bakışta karşıdaki dostunu andırıyor. Ama Rumeli Kavağı’nı Anadolu’dakinden ayıran özelliği plajları. Altınkum, Elmaskum, Aile Plajı ve Askeri Plajı’nı aklınıza yazın. Baharda sadece sahilde yapacağınız uzun, upuzun yürüyüşle yetinin. Zira az sonra yolunuz Midye Çarşısı’na düşecek. Daha sonra meşhur incirinin tadına doyamayacak hatta bir de balık lokantalarından birine oturup, manzaraya kadeh kaldıracaksınız.
Bonus: Prens Adaları
Bir diğer ismiyle Adalar. Yani Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’dan bahsediyoruz. Görmeyen kalmamıştır herhalde. Görülmeye değer yerlerden. Bizans döneminde prenslerin sürgün edildiği adalar olduğu için, bunlara Prens Adaları denmektedir.
Hafta sonu kaçamağı dendiği zaman akla gelen ilk yerlerdendir, Adalar. Vapur keyfi ile başlayan yolculuğunuz, istediğiniz bir adada indiğiniz zaman fayton veya bisiklet kiralayarak devam eder. Piknik alanları ile oldukça eğleneceğiniz, rahatlayacağınız yerdir. Huzuru yakalayacağınız adalarda yemeklerde bir başka güzeldir.